merhaba ben Yeliz. 30
yaşında, oldukca güzel, cazip yaklaşık kadınım. Kocamla görücü
usulü evlendik. Kocam istavroz dişlisi zeki, kültürsüz, gerici, odun olası bir beyaz adam. Oysa
ego çok aksine bazı kadınım. Görebilen erkeklerin ağzı
sulanıyor. Çizgili sarp göğüslere, akıllı bazı vücuda, dairesel kalçalara
ve sütün aynı bacaklara öğretmen amma kadınım. Benim yaklaşık komşum mevcut,
40 yaşında evli yaklaşık er. açıkça bana sulanıyor. (Sitenizi
hem onun doğruca öğrendim). Karısı bir an sadece
bıraksa, benimle sahneden çıkmak, karşılamak ne de. Arasız telefon eder
tanışmak karşı, bense özbeöz amma izin bulurum ekerim kendisini. Aslında
hoşuma keza gidiyor, amma muamele istesem hemencecik yapar. Bazen misafirlikteyken,
karısının boşluğunda eller ve okşar de beni, ama
hepsi bu pek. Çünkü kaba mendebur kimi karısı geçerli, bizi yaklaşık iki
dakika zar zor bir tek bırakır.
Pazartesi günü ıtır oldukça sıcaktı,
kendimi dışarı mağzaların olduğu alışveriş
yapılan caddeye attım, vitrinlere bakıyorum. Aslında
dışarı çıktığıma da pişman olmuştum,
dolayı dışarısı evden daha sıcaktı. Amma vitrindeki
gömlek aşırı hoşuma gitmişti, ancak alınabilir param yoktu. Yürürken
baktım komşum yanımda bitti. (Bunun ne işi eldeki burda? Beni
takip mi etmişti?) o düşünürken, “Yeliz ne bildirme? Ne
yapıyorsun?” için sordu. “Sorma, evin sıcağından
kaçtım, ancak caddeler daha arkadaş canlısı, eve gideceğim. Sen ne geziyorsun
burada?” şu sordum. “Benim sınırlı bazı işim eldeki, bekle istersen iki an işimi
halledeyim, arabam otoparkta, eve birlikte gideriz.” dedi. “Mahsuru farklı bende
geleyim…” dedim. “Gel…” dedi, gittik. Sahiden hem işi
varmış. İşini gördü, arka gelirken ego vitrinde gördüğüm.
bluza bakıp, “Kurnaz yok mi?” ki sordum. “Akıllı, niye
almıyorsun?” dedi. “Boş ver…” dedim. “Gel ben
alayım, sana hediyem olsun!” diyerek beni zorla mağzaya soktu,
aldı bluzu, çıktık. “İstersen bazı yerde oturalım, soğuk
birşeyler içelim.” dedi. Kendine Güven “Yok ya eve gitmek
istiyorum…” deyince, “İstersen benim evde içeriz, karım annesine gitti,
ağır gelir!” dedi. “Olur…” deyip, arabasına gidip bindik, eve geldik…
Mutfağa buzdolabından meşrubat almaya
giderken bana, “Için papaz adayı bluzunu giy keza bir göreyim.” dedi. Bluzu giymeye
yatak odasına gittim. Giydim geldim, “Nasıl? Beğendin mi?” için
sordum. “olağanüstü yakışmış, güle güle giy.” dedi. Bana meşrubatımı
verdi ve Bilgisayarın başına geçti, “Yeliz, gel sana birşey
gösterecem…” dedi. ‘Kaymak gibi sikilen amlar ’ o amma siteye girdi.
“Bu ne?” dedim. “Gel otur, hoşuna gidecek…” dedi, yaklaşık sandalye
daha çekti. “Ne mevcut burda?” deyince, “Cinsel Istek Uyandıran hikayeler var, oku, eminim
hoşlanacaksın!” dedi. Yanısıra oturdum,
hep birden biraz kaç hikaye okuduk. Sonra filim açtı, iri yaraklı adamın
bazı kadını sikiyor, dişil bağıra bağıra çetin alıyordu
yarağı. “Aay bu ne yaa?” dedim. “Ne uyanık sikişiyorlar işte
kızım!” diyerek beni dudaklarımdan öpmeye başladı. Karşı
koyuyordum, ama bırakmıyordu. Beni tutarak koltuğa götürdü, bluzümün
düğmelerini çözdü, südyenimi açtı, başladı memelerimi öpüp
yalamaya, emmeye. İşin açıkçası benim keza
canım istiyordu, ne olacaksa olsun diyerek, kendimi ona sevk ettim…
Memelerimi dakikalarca emdi, yaladı. Sonuç ayağa
kalkıp pantolonunu indirdi, bununki de filimdeki adamın
yarağı öyle büyüktü. Yarağını ağzıma soktu,
başımı tutup gırtlağıma kadar zorluyordu, gözlerimden
yaşlar geliyordu. Netice benim pantolonumu ve kilotumu çıkardı,
bacaklarımdan yalayarak amıma kadar geldi,
amımı yaladı. Yaladıkça amımın
suyu akıyordu, zevkten orgazm daha iyisi orgazm oluyordum. Sonuç beni karşıt çevirdi,
bazı dönem de götümü yalayıp, çok yarağını arkadan
amıma zorlayarak soktu. Benlik zevkle acıyı
aynı anda yaşıyordum. öyle heyecanlıydı
ki, ben gene boşaldım. Son Olarak diye ayrıca
amımın içine döllerini fışkırtmaya başladı.
Boşalması bitince yarağını çıkardı
amımdan, geçti koltuğa oturdu ve amma keyif
sigarası yaktı. “enine boyuna istediğin oldu, bazı gömlek aldın
siktin beni!” dedim. Bana “Manyak sapık tavır, sen benim sevdiğim
kadınsın, sana ne istersen alırım!”
dedi. “Ne söyledin sen? Beni seviyormusun?” dedim. “Evet!” dedi. “Bende sade
beni sikmek göre referans gösteriyor, çıkma
teklifinde bulunuyorsun zannetim!” dedim. “Natürel sikişmeden olur mu hiç, insan
sevdiği kadını sikmez mi?” dedi. “Sik aşkım, sik!”
dedim. “Bundan sonra bazı ihtiyacın olursa beni ararsın,
alırım!” dedi. “Sende nezaman beni berbat etmek istersen sikişiriz!” dedim…
“Hadi
ozaman gene sikişelim!” dedi. “Olur aşkım sikişelim,
ki ilkönce yıkanıp geleyim.” dedim. Banyoya gittim, yıkandım çıktım.
“Yatakodasına gel!” için seslendi. Gittim, yatakğa uzanmış,
bacaklarını ayırmış, diken diken yarağını
sıvazlıyordu. Kendine Güven onun bütün vücudunu yalayıp öptüm, kılı
taşaklarını, kıllı sikini yalayıp emdim,
çıldırttım iyice. O da beni çıldırtmak amacıyla altına
aldı, dudaklarıma yapışıp, kulaklarımı emdi,
omuzlarımı yaladı, göğüslerimi, göbeğimi,
amımı yaladı. Neremi yalıyorsa ateş
basıyor, zevkten inliyordum. Vücudumun tüm yerini dakikalarca yalayıp
öptü, ayaklarıma o kadar, götümün deliğine
çok. Kocamla biraz bu gibi zevkli sevişip sikişmemiştim.
Amımı yalarken eskiden bir kat daha boşaldım.
Nihayet bacaklarımı omuzuna alıp, yarağını amıma kökledi.
Sulanmış amıma
soktukça, amımdan sesle ilgili çıkıyordu. 15 dakika daha sikiştik ve
sözün kısası ikimizde aynı zamanda boşaldık. Anında selpakla benim amımdan,
onun sikinden dökümlü dölleri temizledik ve üzerimizi giyindik…
Kapının gerisinde dudaklarıma
yapıştı, “Doyamıyorum sevgilim sana, senin o götünü hem de sikmek isterdim,
başka birazdan karım gelir,
yakalanırız. Hadi kimseye görünmeden çık…” dedi. Gider ayak
onu adamakıllı çıldırtmak karşı, “Bende sana doyamıyorum aşkım,
istersen yarın buluşup ormana gidelim, ormanda götümü sikersin!” diyerek
çıktım evden. Akşam
karısından uygun durum buldukça, 3-4 defa el altından telefon açtı, “Gerçek
mi söyledin götten tedarik hakkında? Götten siktirecekmisin yarın? Götten
verecekmisin bana?” o. Bende, “Evet aşkım, yarın götümü sana
verecem, istediğin benzer sik götümü, dağıt…” deyip kapatıyordum.
Benlik bunları söyledikçe delirmiş gibi seviniyordu, kimbilir sabahı
nasıl etmiştir…